1. Haberler
  2. Sağlık
  3. Şalpazarı Aile Hekimi Dr. Hatice Kandemir Babutcu’nun yazısı

Şalpazarı Aile Hekimi Dr. Hatice Kandemir Babutcu’nun yazısı

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Dünya, 3 ay önce artık hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağı bir güne uyandı.

Herkes bir kaosa kilitlendi. Kendi küçük, tahribatı büyük bir şey birkaç ayda 8 milyar insanı etkiledi. Fakat hala kafasını kuma gömenler var.

Biz hekimler çalıştığımız kurumlarda triajımızı oluşturduk. Kişisel koruyucu ekipmanlarımızı giyinmeyi, hastalarımızın muayenesinden önce hikayelerini almayı daha fazla önemser olduk.

Yurtdışından gelenleri, temaslıları ve 65 yaşından büyük olanları günlük takibe aldık.

Kendimizi ve karşımızdakileri korumak için taktığımız maskeler yüzümüzde mor desenler oluşurken

‘ooo yakışmış!’şeklinde iltifat edenler,

‘Bu kadar da korkma doktorum.’

‘Bizim buralarda öyle şeyler olmaz!’

‘Aç aç yüzünü, bende bişe yoktur.’

kanaatindeki cesaret erbaplarının yanısıra,

işi dalgaya vurarak,

‘tanıyamazlar, dedin ama ben tanıdım; sensin.’

diyenler, bulaş zincirine dahil olduklarında 20 günde 500 kişiye virüsü aktarabileceklerini -sağır sultan bile duymuş olsa da- sanki duymadılar… Halbuki zinciri kırsalar aynı sayıda kişiyi korumuş olacaklar. Kurallara dikkat etmeyen hastayı muayene eden doktor ve hemşire hizmetten çekildiklerinde yükün ne kadar ağırlaştığını, yaydıkları virüs nedeniyle ölen kişilerin aslında katilleri olacaklarını keşke bilseler…

Sadece sağlık sektörü değil, emniyet, jandarma, belediye ve valilikler de duyup; anlamayan, anlayıp; uygulamayan neme lazımcılarla uğraşıyorlar. Çünkü virüs dolaşmıyor. Onu, yerinde duramayan, her hizmetin amade edildiği şımarık insanlar dolaştırıyorlar.

İlçemiz için ilk vaka, böyle bir dönemde, bunca ikazlara rağmen dışarı çıkıp bir kaç kişi ile sarmaş dolaş olan bir vurdum duymaz yüzünden olmuş olsa… Virüsü birilerine bulaştıra bulaştıra hastanemizin doktor ve hemşirelerine de aktarmış olsa neler olur düşünebiliyor musunuz? Aynı ortamı paylaşan diğer ekip elemanlarını ve hastaneye girip çıkan herkesi tehlikeye atmış olmaz mı?

Doğrusu; “bende bir şey yoktur” diyerek cahil cesareti göstermek değil, ‘bende bir şey vardır” diyerek temkinli davranmaktır.

Cumhurbaşkanımız, Sağlık Bakanımız ve bütün idarecilerimiz daha ne desinler, ne yapsınlar? Yurtdışındaki örneklerde ilgili beldeye virüsü ilk getiren, kurallara uymayarak yayılmasına neden olan kişilere ceza veriliyor, hatta terörist muamemelesi gösteriliyor. Yaka paça evlerine tıkılanları izlemişsinizdir. Biz insanımıza itimat ediyorsak lütfen bunu sarsmayın. Sadece kendini değil ailesini de tehlikeye atarak hizmet eden canları üzmeyin.

Bazen Vatan ve Millet sevgisi cephede en önde savaşmaktır. Bazen de evde en geride, siperde beklemektir.

Dr. Hatice KANDEMİR BABUTCU

Şalpazarı İlçe Hastanesi Aile Hekimi

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir