DİTİB Genel Başkanı Türkmen: „DİTİB Merkez Camii, ortak bir geçmişte yaşanan ve bugün üzerinden ortak geleceğe uzanan bir köprüdür.“
Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) tarafından, “Dünden Bugüne” adlı fotoğraf sergisi münasebetiyle “Çay Akşamı” programı çerçevesinde caminin mimari özellikleri sanatseverlere anlatıldı.
DİTİB Merkez Camii Sergi Salonu’nda mabetlerde kubbenin merkezi önemi ve beton yapıların sanatsal özellikleri tanıtıldı.
Mabetler ile sanat arasında bir köprünün kurulduğu çay akşamı programının açılış konuşmasını DİTİB Genel Başkanı Kazım Türkmen yaptı. Türkmen, „Köln DİTİB Merkez Camii ev sahipliğinde ve üçüncüsü gerçekleştirilen Köln Ehrenfeld Tasarım Parkuru‘nun (Passagen 2019) açılışına hoş geldiniz“ dedi.
Genel Merkez olarak Tasarım Parkuru’nu katılımlarıyla desteklediklerini ifade eden Türkmen, „Merkez Camii, dini bir mekan olduğu kadar sosyal ve kültürel bir mekandır. Bu sebeple parkura ‘Dünden Bugüne’ isimli fotoğraflardan oluşan güzel bir sergi program hazırlanmıştır“ dedi.
DİTİB Merkez Camii’nin tarihini kuruluşundan bugüne fotoğraflarla anlattıklarını söyleyen Türkmen konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu yılki serginin konusu bizi fotoğraf kareleriyle eskiye ve ilk inşa tarihine götürmeye çalışılmış, değişik zamanları, değişik perspektifleri, değişik bakış açılarını, değişik mimariyi ve değişik insanları konu edinmiştir. Bu fotoğraflar sadece fotoğraf olarak görülmemelidir. Bu karelerde cemaatin ruhunu görüyoruz, yaşayan hayat dolu insanların yüzlerini ve emeklerini görüyoruz. Müslümanların 1965 tarihinde Dom Kilisesi‘nde ilk Ramazan Bayramı namazı ile başlayan bir tarihi anlatıyoruz. Merkez Camii’nin yıkım anındaki fotoğraflara bakıldığında, yıkımı da dua ederek gerçekleştiriyoruz. Çünkü cemaatimizin o yapıyla, o mabetle derin duygular taşıdığı sosyal ve dini bağları vardı. Eski bina onlar için duygusal dini ve sosyal bir yurttu. Bugün burada eskiden başka bir mabedin olduğuna inanamıyoruz. Kölnlülerin eseri bu mabedi, birlikteliğimizi güçlendirmek için insanlara ve topluma tanıtmamız gerekiyor. Çünkü pek çok farklılığın içinde ne kadar ortak yönümüzün olduğunu bazen gözden kaçırabiliyoruz.“
DİTİB Merkez Camii, ortak bir geçmişte yaşanan ve bugün üzerinden ortak geleceğe uzanan bir köprü olduğunu söyleyen Türkmen sözlerini şöyle tamamladı: „Duyarlılığınız için çok teşekkür ediyor, ortak bir geleceğimiz için her şeyin en güzelini diliyorum.“
Köln’lü sanat tarihçisi ve yazar Markus Juraschek-Eckstein ise mabetlerde kubbenin merkezi bir önem taşıdığı ve özellikle beton yapılarda ne kadar önemli olduğunu anlatan bir sunum yaptı.
Bilhassa dini mabetlerin hemen hemen tümünde merkezi bir önem taşıyan kubbenin özellikle Avrupa, Almanya ve Köln’deki mimarilerde sık rastlandığına vurgu yapan Eckstein, Kölnlü üç kuşak ünlü mimar Böhm ailesinin tasarladığı Merkez Camii ile diğer mabetler arasındaki kubbe prensibi mimari benzerliklerin olduğunu resimlerle gösterdi.
Mimari yapıları ile ön plana çıkan eserlerin Köln şehrine yabancı olmadığını söyleyen Eckstein, dini mabetlerde Panteon yapısından bahsetti. Eckstein, yapının dairesel formlu bir yapı olduğunu ve Roma döneminde inşa edilmeye başlanıldığını ifade etti.
Konuşmaların ardında sergi salonunda düzenlenen „Dünden Bugüne“ resim sergisi gezildi. Programın ikinci bölümünde Merkez Camii’ne geçilerek, iç tezyinatı ve mimari özellikleri hakkında bilgi verildi. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda Merkez Camii’nin sanatsal ve mimari özellikleri anlatıldı.